Düzce'ye Gelsene
tr en ar de fr ru
>
>
>
>
>
Çerkez Kemençesi (Şikepşine) - Düzce

Çerkez Kemençesi (Şikepşine) - Düzce

Hakkında

Çerkes kemençe (Şipekşine) Çerkeslere ait bir müzik aletidir. Kafkasya kökenli bu
enstrümanın melodileriyle geçmişte hastalar tedavi edildiğinden genellikle duygusal ve daha
yavaş tarzdaki ezgilere yer verildiği ayrıca bu enstrümanın Çerkeslerin başlarından geçen
kahramanlık hikayeleri, destanlar ve enteresan olaylar anlatılırken de kullanıldığı
bilinmektedir.
Alan araştırmamızda bu halk çalgısının yörede üretildiği görülmüştür .

Şipekşine; tekne(gövde), kapak ve yardımcı öğeler olmak üzere üç kısımdan
oluşmaktadır. Şipekşine yapımında ağırlıklı olarak dişbudak ağacı tercih edilmekte ayrıca erik
ve ham kiraz ağacı da kullanılmaktadır. Dişbudak ağacı aralık ayının ortasında kesilir, içinde
öz suyu (acı suyu) kalmamalıdır. Kesilen ağaç en az iki yıl gölgede kurutulur. Şipekşine
yapılırken ağacın budaksız kısmı tercih edilmekte ağacın damar çizgilerinin de enstrümanın
aşağı kısmında kalmasına özen gösterilmektedir. Şipekşine’nin uzunluğu 72 cm genişliği ise
12 cm’dir. Şipekşine’nin yapımına ilk olarak tekne (gövde) kısmından başlanır. Mukavvadan
hazırlanan kalıp, işlem yapılmak üzere hazırlanmış olan ahşap parçanın üzerine konulur ve
önce dış kenarları sonrada referans noktaları keçeli kalemle çizilir. Çizilen kısımların dışında
kalan alanlar ise önce testere ile paylar oluşturularak daha sonra baltayla oyularak
şekillendirilir. Bu işlem ile Şipekşine’nin kabaca iskeleti oluşturulmuş olur. Daha sonra
Şipekşine üzerindeki balta izlerini yok etmek yuvarlak formu vermek için el rendesi kullanılır.
Törpü ile de son şekil verilir. Zımpara ile tüm pürüzler düzeltilerek Şipekşine’nin arka
kısmındaki oval form sağlanmış olur. Şipekşine’nin içinin oyulmasında oluklu keser kullanılır.
Daha sonra oluklu iskarpela ve çekiçle oyma işine devam edilerek Şipekşine’nin iç kısmında
istenen kalınlığa gelene kadar işleme devam edilir. Ahşap kaşık ustalarının kullandığı kaşık
bıçaklarına benzeyen bir bıçak ile teknenin içinin oyulması işlemine devam edilir. Zımpara ile
tekrar pürüzler giderilir. Daha sonra üst kapağın diğer adıyla ses tablosunun takılması
işlemine geçilir. Üst kapakta genellikle ladin ağacı kullanılır. Bu ağacın damarlarının ince,
birbirine yakın ve sık olmasına dikkat edilir. Tekne boyu ölçüldükten sonra fazla kalan kısım
kesilerek üst kapak uygun ölçülere getirilir ve boncuk tutkalla yapıştırılır. Ahşap işkencelerle
bir gün bekletilen Şipekşine’nin ses delikleri teknenin en geniş kısmına biri sağda diğeri sol
tarafta olacak şekilde kıl testeresi ile açılır. Teknenin alt kısmına 9 cm uzunluğundaki köprü
takılır, sap kısmına kulak’lar takılır. Şipekşine’de erkek atın kuyruk kıllarından yapılan teller
kullanılır. Bu kıllar bas tarafına kırk tane, tiz tarafına otuz tane olacak şekilde takılır. Ses
deliklerinin ortasına akça ağaçtan yapılan eşik takılır. Son olarak eşiğin tam altına teknenin
içine can direği denen çubuk yerleştirilir. Can direği tekneden aldığı sesi üst kapağa
iletmektedir. Tüm bu işlemler bittikten sonra takılan köprü, eşik, teller ve kulaklar çıkarılarak
Şipekşine’nin cila işlemi yapılır. Bunun için mobilya işlerinde de kullanılan gomalak cila,
sekiz kat olacak şekilde pamuklu bezle Şipekşine’nin üzerine sürülür. Cila, kuruduktan sonra
kadife bezle iyice parlatılır. Diğer parçalar takıldıktan sonra eşik tekrar çıkarılır akort
kaymasının en aza indirilmesini sağlamak için teller gerdirilerek bir hafta bekletilir. Son
olarak Şipekşine’nin çalınmasını sağlayan kızılcık ağacından imal edilen yay yapılır. Bu
yay’ın üzerine en az yüz tane at kılı takılmalıdır.
Şipekşine, Çerkesler tarafından kullanılan fakat ülkemizde çok fazla tanınmayan bir
enstrüman olmasına rağmen, Düzce’de bu halk çalgısının yapılıyor olması ayrıca önem
taşımaktadır.

Adres
Merkez / DÜZCE

Daha Fazlasını Keşfet

Keşfedilecek daha çok yer var...